26 Mayıs 2015 Salı

Ve muhalefet ekonomiyi keşfetti!


Evren gitti, 12 Eylül bitti (mi)?

7 Haziran’a günler kala siyasiler nihayet ekonomiyi fark etti! Partiler ekonomiye sarılınca siyasi iktidar, oyuncağı elinden alınmış çocuklara döndü… Seçimi “ekonomi” ile sayesinde kazanan AKP, “ekonomi” yüzünden hızla oy kaybetmeye başladı.
Peki muhalefet, alternatif bir ekonomi programı oluşturup, vatandaşın şikayet ettiği kötü gidişi tersine çevirebilir mi? Göreceğiz.
En azından söylemde, muhalefeti ilk kez bu kadar doğru minvalde görüyorum. 

Dostlarım,  her şeyin başı ekonomi diye düşündüğüm için bugünlerde çok umutluyum. Zira partiler “laiklik”, “başörtüsü”, “bölücülük” gibi ezberletilmiş klişeleri aşıp ilk kez vatandaşa çıplak elle dokunabilecekleri bir mekanizmayı keşfettiler: Ekonomi…
Önce AKP hükümetlerinin 13 yıllık ekonomi karnesini hatırlayalım.
Ekonomide 2001 krizinden çıkış olarak oluşturulan Kemal Derviş’in IMF ve Dünya Bankası destekli programının, Ecevit'in koalisyon hükümetiyle başarılı olamayacağı anlaşıldıktan sonra dizayn edilen AKP ve kurulan hükümetler, “yapısal reform” adı altında ipleri tamamen uluslararası finans kuruluşlarına teslim etti ve batının  reçeteleri”nde ne varsa eksiksiz, tavizsiz ve istikrar içinde uyguladı.
Uluslararası konjonktürün yaver gitmesi, ucuz dolar finansmanları ile bir yandan kamuda fabrika, arazi, dağ, taş, dere ne varsa yerli yabancı firmalara “özelleştirildi”, bir yandan da kamusal, devletin bütçesinden yapılan projeler özel sektörün hazine garantili dış borçlandırılmasıyla, şıkır şıkır, hiç para sıkıntısı olmadan dış krediyle halledildi. Duble yollar, köprü ve tünel, havaalanı, hızlı trenler vs. böyle halledildi. Eskiden bütçeyle onlarca yıl alan büyük projeler, dış krediyle birkaç yılda yapıldı.
Bu “görkemli başarı” ve hızlı büyüme aslında 2009 krizi ile fiilen sona erdi. Ondan sonra büyüme “patinaja” tutuldu. 2008 yılındaki 10.400 dolar olan kişi başı geliri bir türlü aşamadık, hatta dolardaki artışla bu 8 bin doların altına düştü.
İthalata, yabancı para girişine dayalı (ben buna cari açık ekonomisi diyorum) ekonomi son 5-6 yıldır yerinde sayıyor. İşsiz sayısı artıyor. Ücretler açlık sınırının bile altında olmasına rağmen firmalar, yurtdışı rekabette zorlanıyor.
Uzatmayalım, ekonomi gerçekten bir tıkanma noktasında.
Şimdi bu durum, bir yüksek devalüasyon ve durgunlukla keskin bir krize gider, peş peşe şirket kapamalar başlarsa, yine IMF reçeteleri dayatılacak önümüze. 
2001’deki gibi krizden çıkışı yine bu çevreler belirleyecek. 
Muhtemelen misyonunu tamamlayan AKP devre dışı bırakılıp yeni bir iktidar partisi dizayn edilecek, neoliberal politikalara devam edilecek.
Bu da, bugün şikayet ettiğimiz işsizlik, düşük ücret, adaletsizlik, hukuksuzluk, polis şiddeti, doğanın talanının vs. daha bir boyutlanması anlamına gelecek. Ve AKP’yi mumla arayacağız! 
Neyse, şimdilik bu noktada değiliz.

Ama tek seçenek bu değil…
Diğer seçenek, Yunanistan, İspanya, Portekiz, Fransa gibi ülkelerde denenen sol-sosyal demokrat programdır.
Bunun ipuçlarını CHP’nin seçim bildirgesinde görebiliyoruz. Kılıçdaroğlu meydanlarda “Adalet” diyor, “İnsanca hakça bir düzen” diyor, “Haramilerin saltanatını yıkacağım” diyor, asgari ücreti artıracağını, aç açık kimse kalmayacağını söylüyor.
Bunların tamamı, 13 yıldır bozulan gelir dağılımını biraz düzeltmeyi hedefleyen, bir anlamda “yeniden bölüşüm” hedefli…
Yani yoksullar lehine.
Ama program son dönemin efsane kitabı Piketty’nin “Kapital”indeki derinlikten yoksun…
 Örneğin “kaynak nerde?” diye sorulduğunda “Yoksullara vereceğim parayı, zenginlerin vergisini artırarak elde edeceğim” diyemiyor…
Ayrıca sürpriz “Merkez Türkiye” projesi de, AKP’nin “Kanal İstanbul” tipi projelerini andırdı. “Merkez Türkiye” sahiden Anadolu’nun üretim ve lojistik merkezi olmasını mı istiyor, yoksa yeni rant alanları ile yabancı sermayeye göz mü kırpıyor zamanla göreceğiz. Bunu, sol-sosyal demokrat alternatif olmak iddiasında bir ikircim olarak not edebiliriz.  
Hoş, yıllık 1 milyon Euro ve üzerinde kazananlardan yüzde 75 vergi alıp halkın eğitim ve sağlığına harcayacağım diye oy alan F. Hollande’ın Fransa’da sözünde duramayıp, şimdiden üçüncü parti durumuna düşüp madara olduğunu da gördük.
En son İtalya’nın “teknik” başbakanı bu yıl çalışanlar aleyhine bozulan dengeyi düzeltmek adına “Çalışanlara her ay 80 Euro vergi indirimi” yapılacağını açıklamıştı. Demek ki sosyal devletçi politikalar için mücadele sürüyor. 
Demem o ki, neoliberal sisteme memleket ve sürdürülebilir büyüme yararına, halkçı bir alternatif hazırlayabilmek çok zor bir iş… 
Şu günlerde Syriza’nın Yunanistan’da dış borç taksiti ödemesi için yeni borç kağıtları imzalamak zorunda kalmasını izliyoruz.  Sonuçta bir çıkar ve güç savaşı sürüyor.
MHP gibi, ekonomi ile bir arada anılmayan bir parti de ilk kez bu kadar ekonomi vurgusu yaptı. Programında halktan, çalışandan, emekliden, esnaftan yana vaatler açıkladı.
Seçim öncesi neoliberal gidişe en okkalı tokat,  sol tandanslı HDP’den geldi.  Tabi CHP nasıl Piketty’nin “Kapital”ine selam gönderiyorsa, HDP de Marx’in “Kapital”ine doğru kaymış.
Ama sorun yok… Kapital olsun da çamurdan olsun!
Yeter ki, ülke gerçeklerine uygun, üretimi, adaleti, insanca yaşamı, emeğin ve toprağın, ülkenin değerlerine sahip çıkan programlar olsun.


İŞTE MUHALEFETİN EKONOMİ VAADLERİ: 


CHP


·         Asgari ücret ve en düşük emekli maaşı 1500 TL’ye çıkacak.
·         Emeklilere, her iki dini bayramda, birer maaş ikramiye verilecek Maaşlar gıda fiyat artışına ve refah payı artışına bağlı olarak yükselecek. Bakıma muhtaç emekliler ve yakınlarının sağlık, barınma ve beslenme ihtiyaçları karşılanacak.  Emekliler arasındaki eşitsizlik giderecek,  yaşa takılanların sorunları çözülecek, muayene ve katılım payı kalkacak, çalışan emeklilerden kesilen sosyal güvenlik destek primi kalkacak.
·         Hanelere, 360 TL'ye kadar kira ve fatura desteği sağlanacak.
·         Mevcut sosyal destekler iki katına çıkacak, yardım çeşitleri artacak, 5 milyon yurttaş yardım kapsamına alınacak, hiçbir hanenin geliri 720 TL'nin altında olmayacak, 16, 7 milyon kişi ve 3.75 haneye sosyal destek sağlanacak.
·         Yoksul yetişkinlere 240 TL'ye kadar muhtaçlık desteği, engellilere 400-600 TL, kadınlara 400 TL kreş desteği gelecek.
·         3,2 milyon yurttaş ücretsiz Genel Sağlık Sigortası kapsamına alınacak.
·         Askerdeki gençlere, 360 TL destek, yaşlılara üç ayda bir 900 TL yaşlılık desteği verilecek.
·         Çocuk destekleri gebelikle birlikte başlayacak, aile sigortası ödemeleri kadınların hesabına yatırılacak,
·          Esnafın kira, araç gideri gibi işyeri masrafları vergiden düşürülecek,  prim borcu olan esnaf da sağlık hizmetlerinden yararlanacak, Esnaf Bakanlığı kurulacak.
·         Çiftçi traktöre mazotu 1,5 liradan alacak.
·         Taşeron işçilerin tamamı (kamudaki) kadroya alınacak.
·         Evi olmayanlara, ev sahibi olmak için aylık 277 TL kredi desteği verilecek.” 


MHP


- “700 bin yeni istihdam sağlayacağız. Kişi başına milli gelir 13.3 bin liraya ulaşacak.
- Hedef 2019-2023 yıllarını kapsayan ikinci iktidar döneminde Türkiye'nin küresel ölçekte söz sahibi olmasıdır.
 - Kadın, engelli, yaşlı ve çocuklara yönelik şiddet olaylarında zamanaşımı kaldırılacak. Harç, mahkeme masrafları alınmayacak.
 -Rüşvetçi, soygunculardan hesap sorulacaktır. Yolsuzluktan suçlu görülen kişilerin servetleri zamanaşımı gözetilmeksin el konulması hukuken sağlanacaktır.
 - 2016-2019 döneminde yüzde 5.2 büyüme sağlayacağız.
 - Kişibaşına düşen milli geliri 13 bin dolara çıkaracağız.
 - Borçluluk ve fakirliği azaltacak politikalar uygulayacağız.
 - Sürdürülebilir bir büyüme ortamını tesis edeceğiz
 - Fiyat istikrarını sağlayacağız
 - Ar-Ge'nin payını artıracağız
 - Asgari ücretlilere 100 TL şehir içi ulaşım desteği vereceğiz
 - Emekliye her yıl mart ve eylül ayında birer asgari ücret destek vereceğiz
 - Çalışmayan ev hanımlarına mesleki beceri kazandıracağız
 - Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılanların mağduriyetlerini gidereceğiz
 - Evlenecek ihtiyacı olan gençlere kamu bankaları aracılığıyla 10 bin TL tutarlı 2 yıl vadeli faizsiz kredi imkanı getireceğiz
 - Kamu arazilerini yoksul vatandaşlarımıza tahsis edeceğiz
 - Sosyal hizmet ve yardımlarda hak arama imkanı getirilecek
 - Muhtaç ailelere, harcama kartı "Hilal Kart" verilecek.
 - Kadın istihdamını yaygınlaştıracağız, kadınlara doğum için doğum borçlanma hakkını getireceğiz.
 - Aile birliğinin korunması amacıyla çalışan eşlerin aynı il içinde görev yapmalarını tesis edeceğiz. Girişimci kadınlara yüzde 50'si hibe olmak üzere destek vereceğiz.
 - Şiddete maruz kalan kadınlara adli yardım desteği sağlayacağız ve zaman aşımı mahkeme harç ve masraflarından muaf tutacağız.
 - Evi olmayan muhtaç ailelere 200 lira kira yardımı yapacağız
-Kamuda çalışan taşeron işçileri kadroya geçireceğiz.”


HDP  

·         “Her eve ayda 10 metreküp su, ayda 180kW/h elektrik ücretsiz verilecek, ısınma desteği sağlanacak. Mülkü olmayan kiracılara 250 TL kira desteği verilecek.
·         18 yaşına kadar çocuk ve gençlere, engellilere ve emeklilere toplu taşıma ücretsiz olacak. Kamusal toplu taşıma, ülke genelinde kâr amacı gütmeyecek, Hizmetler merkezi bütçe tarafından finanse edilecek. Tüketim kotalarının üzerindeki kullanımlar ücretlendirilecek. Maliyetler vergi sistemindeki düzenlemelerle, toplumun üst sınıflarından yapılacak kaynak transferi ile sağlanacak.
·         Kredi kartı borçları, borçlular lehine yapılandırılacak. Kredi kartı faiz oranları düşürülecek.
·         Güvenceli yaşamın finansmanı vergi adaletinden geçer. Artan oranlı gelir vergisi tarifesi yeniden düzenlenecek. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınacak. Dolaylı vergilerin (ÖTV, KDV, ÖİV) vergi gelirleri içindeki payı düşürülerek emekçilerin üzerindeki vergi yükü azaltılacak.
·         Köy/kır/kent kooperatifleri ve işçi/emekçi özyönetiminde işletmeler ile dayanışma ekonomisi desteklenerek, kamu destekli bir toplumsal sektör geliştirilecek. Yerel yönetimler tarafından oluşturulacak işletmelerin “özyönetime” dayalı kooperatifler biçiminde örgütlenmesi sağlanacak.
·         Kamu ihaleleri toplumsal denetime açılacak.
·         Kadın istihdamının artırılması için gerekli düzenlemeler yapılacak.
·         İşyerinde güvenli yaşam tesis edilecek. Sendikal örgütlenme hakkı güvence altına alınacak, bütün işyerlerinde uygulanacak.
·         İşçilerin ve sendikaların denetiminde, iş cinayetlerine son verilecek.
·         Kökeni, dili, dini, inancı, cinsiyeti, bedensel, zihinsel ve ruhsal sağlık durumu, yaşı, cinsel yönelimi, bedensel özellikleri ne olursa olsun hiçbir yurttaş evsiz, aç, bakıma muhtaç bırakılmayacak.
·         Sosyal güvenlik sigortası olmayan yurttaş kalmayacak. İşsiz, yaşlı, engelli, eşinden ayrılmış/kaybetmiş, yetim, öksüz, iş kazası geçirmiş, bakıma ve korunmaya muhtaç her yurttaş sosyal güvenlik sistemi dahilinde tanımlanacak.  
·         Tüm yurttaşların eşit, parasız sağlık hizmetlerinden yararlanması sağlanacak.
·         Asgari ücret 1800 lira olacak, asgari ücretten vergi alınmayacak.
·         Özelleştirmeler durdurulacak, işçilerin ve sendikaların üretim üzerinde söz hakkı sağlanacak.
·         Para politikalarımızın önceliği, istihdam artışını hedefleyen emekten yana bir ekonominin inşası olacak.
·         Savunma/güvenlik harcamaları azaltılacak ve etkin bir biçimde halkın denetimine tabi tutulacak. Savunma Sanayi Fonu bütçeye katılarak denetime açık hale getirilecek. Örtülü ödenek kaldırılacak.
·         Yerel yönetimlere aktarılan kaynaklar artırılacak.
·         Esnafların vergi yükü azaltacağız. Borçlarını esnaflarımız lehine yapılandıracağız. Şehir merkezlerine yeni AVM ruhsatı vermeyeceğiz. .
·         HDP, tarımı yeniden ayağa kaldıracak, geçimlik tarımı destekleyerek Türkiye’nin yeniden tarımda kendisine yeterli hale gelmesini sağlayacak. Türkiye halklarına yeterli, sağlıklı gıdanın sağlanması ekonominin en önemli öncelikleri arasında yer alacak.
·         Köyler canlı birer yaşam ve üretim merkezi haline getirilecek.
·         Kooperatifler Yasası geçimlik tarımdan yana olacak biçimde yeniden düzenlenecek.
·         Tarım işçilerinin tamamı iş yasası ve sosyal güvence kapsamına alınacak.
·         Küçük çiftçiler için üretim girdilerinden kullandıkları mazottan ve gübreden vergi alınmayacak.
·         Su ve elektrik küçük çiftçilere ücretsiz verilecek. Üretici küçük köylülerin elektrik borçları silinecek.
·         Hayvan yetiştiricilerinin ücretsiz yem alanı olan mera, otlak ve yaylaklar koruma altına alınacak, yeniden ortak varlık olarak köylere verilecek.
·         Sağlıklı gıda haktır. GDO yasaklanacak.
·         Tarım toprakları korunacak, amaç dışı kullanılamayacak, kirletilemeyecek.
·         Mayınlı araziler temizlenerek geçimlik tarıma açılacak. Uygun hazine arazileri de topraksız köylülere geçimlik tarım amacıyla dağıtılacak.
·         Tarım ve orman arazilerinin korunması, geliştirilmesi, kentli nüfusun da hem üretici hem tüketici olabileceği şekilde bu alanların yurttaşlar yararına sunulması yönünde politikalar üretilecek.
·         Hayvancılık desteklenecek ve halkımızın doğal et ve süt ürünlerini tüketmeleri için imkân sağlanacak.
·         Her türlü tarımsal sulama ağları eşit ve adil bir şekilde kırsal alanlarda yaşayan tüm yurttaşların hizmetine sunulacak.
·         Her yurttaşın doğduğu yerde doyması perspektifinden hareketle mevsimlik tarım işçiliğini doğuran nedenler ortadan kaldırılacak.
·         2B tarım arazilerinin ranta açılma sürecine son verilecek, 2B tarım arazilerinin geçimlik tarım amaçlı kullanılması temin edilecek.
·         Kentlerde deniz ve demiryolu ağırlıklı toplu taşıma yatırımları yapılacak. Bireysel taşıt yerine toplu taşıma kullanımı teşvik edilecek. Çalışanlara, öğrencilere, emeklilere toplu taşıma ücretsiz olacak.
·         Köy-kent ulaşım entegrasyonu sağlanarak köyler yaşanabilir kılınacak, kentlere yığılma önlenecek.
·         Kentler kadın, engelli, çocuk ve yaşlıların ihtiyaçlarına duyarlı olarak planlanacak.
·         Sermaye birikimi için yapılan HES, termik, nükleer vb. enerji projelerine, ekolojik yıkıma yol açan maden işletmeciliğine, endüstriyel atık ve kirlilik sonucunda yaşam alanlarının tahribine yol açan uygulamalara son verilecek.
·         Kenti yağmalayan kentsel dönüşüm projeleri; tarihi, kültürel varlıkların ve ortak yaşam alanlarının gaspı; sermayenin tüm yıkıcı kır ve kent politikaları aracılığıyla su, atık su ve katı atık gibi çevresel hizmetlerin özelleştirilmesi ve piyasalaştırılması önlenecek.
·         Tarım alanlarının, ormanların ve meraların endüstriyel tarımda ve sermaye projelerinde kullanılmasına izin verilmeyecek, ülkenin bütün bölgelerinde süren ve ekolojik dengenin yıkımına yol açan projeler iptal edilecek. Bu projeler için tahrip edilen orman alanları yapılaşmaya açılmayacak.
·         Enerjinin yerel halkın ihtiyacı için, yerinde üretilmesi sağlanacak ve bu amaçlı projeler desteklenecek, yenilenebilir enerjiye öncelik verilecek. .
·         Nükleere izin verilmeyecek.
·         Su kullanım hakkı anlaşmaları iptal edilecek.
·         Emek, sermayenin baskılarına karşı korunacak. İnsanca yaşanacak, emekliliğe yansıyacak adil bir ücret sistemi getirilecek, mevcut esnek ve güvencesiz çalışma biçimlerine son verilecek.
·         Sigortasız ve sendikasız çalıştırma önlenecek, kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınacak.
·         Taşeronluk sistemi kademeli olarak ortadan kaldırılacak. İlk etapta kamuda taşeron çalışanlar kadrolu çalışan haline getirilecek. Taşeron çalışılan döneme ait kıdem tazminatları ödenecek. Özel sektörde asıl işveren, alt işverenlerle birlikte çalışana karşı eşit ve aynı derecede sorumlu olacak. Özel istihdam büroları, kiralık işçi uygulamaları ortadan kaldırılacak.
·         Ev işçileri 4857 sayılı İş Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına alınacak. 10 günden az çalışanlara yapılan ayrımcılığa son verilerek, ev işçisi bir gün bile çalışsa sigorta hakkı tanınacak.
·         Kriz bahanesiyle işten çıkarmalara son verilecek.
·         İşe iade davasını kazanan işçilerin derhal işe başlatılmasını zorunlu kılan yasal düzenleme yapılacak, sendika barajı kaldırılacak.
·         İşçilerin, kamu çalışanlarının ve çalışmayla ilişkili olan herkesin (işsizlerin, emeklilerin, öğrencilerin, çiftçilerin, ev eksenli çalışanların, ücretli-ücretsiz ev işçilerinin) grevli ve topu sözleşmeli sendikal örgütlenme hakları güvence altına alınacak.
·         Hükümetin grev erteleme yetkisi kaldırılacak, “milli güvenlik ve genel sağlık”‘ gibi bahanelerle grev ertelemenin yolu kapatılacak.
·         Lokavt anayasal ve yasal bir düzenleme olmaktan çıkarılacak.
·         Sendika içi demokrasiyi, şeffaflığı, denetimi sağlayacak düzenlemeler yapılacak.
·         Sendikalar, devletin ve hükümetin müdahalelerine ve vesayetine karşı korunacak.
·         Profesyonel sendikacıların maaşları ortalama vasıflı işçi maaşını geçmeyecek. Seçilen yöneticiler geri çağrılabilecek.
·         Sosyal yardımlar bütçe içerisinden belirlenecek. GSYH’nin %1,4’üne tekabül eden sosyal yardımların oranı AB standardı üzerine, %3’e yükseltilecek.
·         Mahalle kreşleri desteklenecek, yerel yönetimler tarafından her mahallede ücretsiz kreş ve yuva açılması sağlanacak.
·         Engelleri Kaldırma Bakanlığı kurularak, engelli yurttaşlarımızın toplumsal yaşama katılımı önündeki her türlü engel kaldırılacak. Bu bakanlık, engelli örgütlerinden oluşacak bir konseyin önerileri doğrultusunda çalışacak.
·         Tüm toplu taşıma araçları engellilerin kullanımına uygun hale getirilecek ve engelliler için ücretsiz yapılacak.
·         Bakıma ihtiyaç duyan kişilerin evlerine ayda iki defa temizlik hizmeti götürülecek."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder