
Dursun EROĞLU
Türkiye’nin yurt dışına “borç”
olarak ödediği paralar son 10 yılda neredeyse 4 kat artmış. Küresel kriz
sonrasında dışarı ödediğimiz para yarım
trilyon doları buluyor. Vatandaş işsizlik ve pahalılıktan şikâyet ederken,
ekonominin “dışarıdan” neden tozpembe
göründüğü şimdi daha iyi anlaşılıyor. Meğer memleket komple ele, dışarıya,
çalışıyormuş!
Sevgili okurum, “haber”in “köşe yazısı” olarak kullanılmasına hep karşıyımdır. Ama bu haberi gazete sütunlarında göremeyince, buraya yazmak farz oldu… Geçtiğimiz hafta TCMB’nın açıkladığı “Dış Borç Servisi” verileri, ekonominin durumunu gözler önüne seriyor.
Piyasadaki sıkıntılara rağmen makro ekonomik verilerin “düzgün” görünmesi, “siyasi istikrar” ve ülkenin “yurt dışındaki itibarı”, küresel krizin “teğet geçmesi”, hükümetin ekonomideki “başarısı” vs. aslında bu rakamlarda gizli diye düşünüyorum.
“Merkez”in verilerinden hazırladığımız tabloda, yıllara göre Türkiye’nin ödediği dış borç miktarları yer alıyor.
“Hükümet” sütunu, TCMB ile hükumetin harcama kalemleri, IMF geri ödemeleri ve tahvil ihracı ile sağlanan kredilerin geri ödemesini de içeriyor.
“Özel sektör”
sütununda ise ticari kuruluşlar, bankalar ve Türkiye’deki yabancı sermayeli
şirketlerin geri ödemeleri dahil… Rakamlar (milyon dolar) şöyle:
Yıl Dış Borç Hükümet Özel
sektör
Ödeme
1998
16.503 9.078 7.425
1999
18.315 8.192 10.123
2000
21.939 8.578 13.61
2001
24.623 10.852 13.771
2002
28.852 15.850 13.002
2003
27.811 13.872 13.939
2004
30.488 17.127 13.361
2005
36.803 19.861 16.942
2006
40.070 18.752 21.318
2007
48.685 17.674 31.011
2008
53.832 14.095 39.737
2009
58.917 10.280 48.637
2010
55.833 11.396 44.437
2011
50.657 11.501 39.156
2012
52.281 11.396 40.885
Toplam: 536.475 181.369 355.108
Dikkatinizi çekmek istediğim noktalar:
-
Demek ki, Türkiye son on yılda yarım trilyon dolar dış
borç ödemiş. Mevcut dış borç stoku da bu civarda. Bu iki kalem toplanınca
ülkenin milli gelirini aşıyor…
-
Artık dış borç devletten değil, özel sektörden geliyor.
2001 küresel krizi öncesi kamu ve özel borçlar yarı yarıya iken, artık özel
sektör devletin 4 katı borçlanır olmuş. Şimdi hükümetin “IMF’ye borcu kapattık” sözü daha iyi anlaşılıyor… Kamusal projeler
dahil artık bütün işler dış kredi ve yerli yabancı özel sektör eliyle oluyor.
Tabi hazine garantisi altında…
-
Merkez Bankası
artık dış borçlanma yapmıyor. 2001 öncesi yılda 6-7 milyar dolar dış borç
ödeyen Merkez, artık sıcak para akışını güvence altına almak için piyasadan
döviz topluyor, rezerv tutuyor.
Bir de, dış borç ödemelerinde hafif bir aksama olunca nedense içeride
siyasi gündem allak bullak oluyor,
siyasi istikrara gölge düşüyor galiba!... Rakamlardan öyle bir şey de hissettim…
Ne dersiniz?
Bu yüzden, aman, derim... Sakın
ola bir aksama olmasın! Daha çok borç alıp faiz ödeyelim, gönüllerini hoş
edelim… Biz çalışalım, paraları onlara verelim.
Yoksa istikrar bozulur, tövbe!
Yoksa istikrar bozulur, tövbe!
İyi pazarlar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder