29 Aralık 2016 Perşembe

Sağlıkta Bursa'ya 2,5 milyarlık yatırım...


Son 15 yılda en önemli değişim alanlarından birisi de sağlık sektörü oldu. Özel hastaneler hızla yaygınlaşırken, kamu hastaneleri de artık kabuk değiştirmeye hazırlanıyor. Pek çok ilde kamu-özel ortaklığı ve uluslararası finansmanla yapılan dev Şehir Hastaneleri’nden birisi de Bursa'da yükseliyor. Ancak Bursa'daki asıl değişim mevcut bütün devlet hastanelerinin yenilenmesi. Sağlıkta 2,5 milyar liralık dev kamu yatırımı ve 2019'da sona erecek projeleri Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan ile konuştuk. Dr. Akan, Bursa'yı sağlıkta en iddialı şehirlerden birisi yapmayı hedeflediklerini söyledi.



Bursa'da kamunun verdiği sağlık hizmetlerini genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bursa'da sağlık hizmetlerini üç başlık altında değerlendiriyoruz. '1. Basamak', '2. Basamak' ve 'Acil sağlık hizmetleri'. Birinci basamak sağlık hizmetleri ifadesi ile bütün dünyada olduğu gibi daha çok 'koruyucu sağlık hizmetleri'ni kastediyoruz. Bu kapsamda; 'Aile hekimliği' alanında verilen hizmetler, kanser taramaları, obeziteye dönük çalışmalar, bağışıklama faaliyetleri, anne ve bebek ölümlerinin azaltılması, evde sağlık hizmetleri gibi çalışma ve hizmetlerden bahsedebiliriz.
Birinci basamak sağlık hizmetleri olarak gerek aile hekimlerimizin verdiği sağlık hizmetlerinin niteliği ve niceliği, gerekse anne ve bebek ölümlerinin azaltılmasına yönelik çalışmalarda, gerekse de kanser taramalarında iyi bir noktada olduğumuzu ifade edebiliriz. Bursa, her zaman koruyucu sağlık hizmetlerinde başarılı bir il olarak öne çıkmıştır. Şu anda elimizdeki verilere de baktığımız zaman, koruyucu sağlık hizmetlerinde iyi bir noktada olduğumuzu söyleyebiliriz. Koruyucu sağlık hizmetlerinin daha da iyiye gidebilmesi adına, Bakanlığımızın önerileri ve destekleri ile Sağlıklı Yaşam Merkezleri'ni gündemimize alacağız. Şu anda İlimizde 4 tane Sağlıklı Yaşam Merkezi var. 2017 yılından sonra da Mudanya'da, Gemlik'te, Mustafakemalpaşa, Karacabey ve Orhangazi ve Gürsu ilçelerimiz başta olmak üzere bütün ilçelerimizde bunu yaygınlaştırmak istiyoruz.

Bu Sağlıklı Yaşam Merkezlerinde ne tür sağlık hizmeti veriliyor?

Bu merkezler, 'sağlıklı yaşam' başlığı altında güncel ve çağın en önemli hastalıklarından birisi olan obezite ile mücadele etmek üzere önemli bir rol alacak. Sağlıklı beslenmeye yönelik eğitimler vereceğiz. Yine bu merkezlerde kanser tarama hizmetlerini sunacağız; fizyoterapi eğitimleri olacak, psikolog arkadaşlarımız çalışacak, diş sağlığı, anne sütü, sağlıklı gebelik eğitimleri verilecek. Anne sağlığı ve çocuk sağlığı hizmetleri öncelikli konularımız olacak.
Biliyorsunuz, 'akılcı ilaç kullanımı' konusu şu anda dünyanın gündeminde. Gereksiz ilaç yazımları arttı. Hem bakterilere karşı dirençler gelişti, hem de bir takım yan etki ve komplikasyon ciddi boyutlara ulaştı. Dolayısıyla bizim 2017 yılında akılcı ilaç kullanımı da önemli konu başlıklarımızdan birisi olacaktır. Gereksiz ilaç yazılması ile ilgili Bakanlığımızın stratejileri doğrultusunda çalışmalarımız olacak.
Günümüzün önemli sorunlarından birisi de uyuşturucu ile mücadele. Uyuşturucu ile mücadele konusunda eğitimlerimiz de Sağlıklı Yaşam Merkezleri ve tabi aile hekimlikleri bünyesinde devam edecek. Yine sigara ile mücadele, internet bağımlılığı önemli toplumsal problemler. Bu konularda da vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye yönelik eğitimleri koruyucu sağlık hizmetleri başlığı altında sürdüreceğiz.

Koruyucu sağlık hizmetleri alanında Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) belirlediği parametreler var. Hem bu parametreleri yerine getireceğiz, hem de güncel, çağla birlikte ortaya çıkan hastalıklara karşı koruyucu sağlık hizmeti vermeye devam edeceğiz.
Diğer bir başlık, '2. Basamak' yani 'Tedavi Edici Sağlık Hizmetleri'. Bursa'nın hemen hemen bütün ilçelerinde devlet hastanesi var. Fakat bunların gerek depremsellik, gerek yangın yönetmeliği açısından ekonomik ömrünü bitirdiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla 2010 yılında aldığımız bir strateji kararı çerçevesinde, merkez dâhil bütün ilçelerimizdeki devlet hastanelerimizi yenileme kararı aldık. Bu çerçevede toplam 21 tane hastane yatırımı söz konusu. Bunların 12 tanesini bitirmiş durumdayız. Şu anda 6 tanesinin inşaatı devam ediyor. Kalan üç hastanenin de 2017 yılında ihalesini yapacak şekilde planımızı yapmış durumdayız. Tabi buralarda yapacağımız yatırımlarla, önce hastanelerimiz nitelikli hale dönüşüyor. Uluslararası standarda kavuşuyor. Bu yapacağımız hastaneler dünya standartlarında, çağdaş mimariye uygun olarak uluslararası kalitede hizmet sunumu yapılabilecek yatırımlar olacak. Daha da önemlisi burada nitelikli sağlık hizmetleri sunmuş olacağız. Ve şu andaki yatırımlarımızın büyük çoğunluğunu şekillendirmiş durumdayız. Şehir merkezindeki yatırımlarımıza başladık. İnşallah 2018'de bunların büyük çoğunluğunu bitirmiş olacağız.

HEDEF İLK 3'E GİRMEK...

Şu anda inşaatı hızla devam eden Şehir Hastanesi, yaklaşık 5 milyon nüfuslu bir hinterlanda hizmet verebilecek 3. basamak bir sağlık kuruluşu. İnşallah Şehir Hastanesi'ni 2018 yılının sonunda bitirmeyi hedefliyoruz. Neticede 2019-2020 yıllarında biz yatırımlarımızın tamamını bitirmiş olacağız. Bizim 2023 yılı için de bir hedefimiz var. 2023 yılında Bursa'yı gerek birinci basamak, gerek ikinci basamak sağlık hizmetleri sunumunda Türkiye'nin en iddialı şehirlerinden birisi yapmak istiyoruz.
Bu hastanelerimiz bittikten sonra artık sağlık turizminde de iddialı bir il olacağız. Çünkü nitelikli sağlık hizmetlerine böylelikle kavuşmuş olacağız. Artık Bursa, Güney Marmara'yı içine alan, yaklaşık 5 milyon nüfusluk bir hinterlanda hizmet veren bir merkez olarak otomotiv ve tekstilde öne çıktığı gibi, sağlık hizmetlerinin sunumunda da öne çıkan bir şehir oluyor. Bunu çeşitli vesilelerle görüyoruz. Yatırımlarımızla da bunu taçlandırmış olacağız. Bugüne kadar altyapı ile ilgili sıkıntılarımız oluyordu ama bu hastaneler bitince altyapı ile ilgili eksikliklerimizi tamamlamış olarak gerçekten öne çıkmak istiyoruz. 2023 yılındaki hedefimiz Türkiye'de sağlık hizmetleri sunumunda ilk üçe girmek. En önemli mesajımız bu.


Hastane yapımı hizmet kalitesini de artıracak...

Tabi! Özellikle bundan sonra Nitelikli Sağlık Hizmetleri’ne önem vereceğiz. 'Nitelikli sağlık hizmetleri' kapsamında en önemli hizmetlerimizden birisi organ bağışı. Basından da duyuyorsunuzdur. Şu anda organ bağışında Bursa öne çıkmış durumda ve bir marka kent haline dönüştü. Rakamlara baktığımız zaman Türkiye ortalamasını üçe katlamış, Avrupa ortalamalarını da geçmiş durumdayız organ bağışında. Bağış derken, fiilen gerçekleşen bağışlardan söz ediyorum. Kadavradan yapılan donör bağışları oranında Türkiye'de son üç yıldır hep birinciyiz. Basından, sırf organ bulabilmek için Bursa dışından göç eden vatandaşlarımız olduğunu duyuyoruz. Bunlar da bizim için gerçekten onur verici bir durum. Organ bağışında olduğu diğer nitelikli hizmetlerde de öne çıkmak istiyoruz; ortopedik cerrahide, kanser terapisinde, reimplantasyon, yanık tedavisi gibi belli branşlarda da öne çıkan bir il olmak istiyoruz. Nihai olarak bir hedefimiz de sağlık hizmetlerinde ilk üçe girmek…

Sağlık sisteminin, hastanelerin genel olarak koruyucu sağlığı dikkate almadığı, tamamen tedavi üzerine kurulduğu görüşü çok yaygın. Yani senin sağlıklı olup olmaman hastanenin, doktorun umurunda değil, o sadece yapacağı ameliyatı düşünüyor gibi bir algı var. Ne düşünüyorsunuz?
Koruyucu sağlık hizmetlerinin önemi bütün dünyada bilinen bir gerçek. Dolayısıyla bunlar birlikte yürümesi gereken hizmetler. Koruyucu sağlık hizmetlerini iyi vermeliyiz. Ama hasta olduktan sonra da tedavisini iyi yapmalıyız. Yani ikisi de birlikte iyi yönetilmeli, iyi olmalı, siz koruyucu sağlık hizmetlerini iyi yapamazsanız hastalıkların önüne geçemezsiniz. Ama koruyucu sağlık hizmetini iyi yapsanız da önüne geçemeyeceğiniz hastalıklar var. Ya da kısmen engelleyebileceğiniz hastalıklar var. Sonuçta ülkemiz hem koruyucu hem de tedavi edici sağlık hizmetleri anlamında iyi bir ivme yakaladı. Bağışıklama çalışmaları, kızamık gibi bazı hastalıkların eradikasyonu, sıtma, tüberküloz gibi bazı enfeksiyon hastalıkları ile mücadele, anne ve bebek ölümlerinin azaltılması, gibi bir çok konuda hem Bursa olarak, hem Türkiye olarak. Ancak günümüzde kanser gündeme geldi, obezite gündeme geldi, hareketsiz yaşam gündeme geldi. Dolayısıyla artık koruyucu sağlık hizmetleri başlığına bunları da eklememiz gerekiyor.
Aynı şekilde tedavi edici hizmetlerde de klasik tedavi yöntemlerinin dışında başka ihtiyaçlar doğuyor. Cerrahi çeşitlendi, farklı tedavi metot ve yöntemleri gündeme geldi. Onlarda da örnek ülkeler seviyesindeyiz. Örneğin bugün ABD'de koruyucu sağlık hizmetlerinde ne yapılıyorsa bizde de yapılıyor. Tedavi edici sağlık hizmetlerinde dünyanın en gelişmiş ülkeleri ile hemen hemen boy ölçüşüyoruz. Acil sağlık hizmetlerinde de dünya ile boy ölçüyoruz.
Dün olmayan pek çok şey var. Örneğin uçak ve helikopter ambulanslar... Ambulanslarda bile çeşitlilik var. Çok yaralı taşıyan ambulanslar, motosiklet ambulanslar, obez ambulansları... Nereden nereye geldik. Hastaya ulaşım süreleri kısaldı. Artık hasta haklarını, hasta memnuniyetini, sağlık çalışanlarının haklarını tartışıyoruz. Kaliteye doğru ciddi bir ilerleyiş söz konusu.

Zaman zaman gerek Gıda Tarım, gerek Sağlık Bakanlıklarının müdahale ettikleri bitkisel ilaç alanı var. Efendim 'Falanca hastalığa iyi gelir' diye satılıyor. Bunu diyenin ne iş yaptığını bile bilmiyoruz, sadece satıyor ve siz de bir umutla alıyorsunuz. Sağlık Bakanlığı, üniversite hastaneleri neden bu bitkisel tedavilerle ilgilenmiyor? Madem bir tedavi özelliği varsa bunu doktordan, bilim adamından duymak istiyorum...

Alternatif tıp çok tartışılıyor. Sağlık işi bizim işimiz. Dolayısıyla bir hastalık söz konusu olduğunda doğal olarak buna bir hekimin karar vermesi lazım. Bazen vatandaşlar kulaktan dolma bilgilerle, hekimin kararı dışında alternatif yöntemleri seçmiş olabilir. Kısmen yararlanmış olanlar da olabilir. Ama öyle de olsa kararı hekimlerin vermesi lazım. Bakanlığımız son yıllarda alternatif tıp yöntemlerini de artık gündemlerine aldı ve şu anda alternatif tedavi alanında da ciddi bir çalışma yürütüyor. Bunların da faydalarını göz önünde bulundurarak bilimsel kurullardan geçiyor. Şu anda faydalı görülen yöntemler gündeme alınmış durumda, araştırmalar var.
Şehir hastanesi olarak, örneğin Ankara'da çok büyük bir kampus gibi yeni hastane yapılıyor iki yere, bütün devlet hastaneleri de kaldırılıyor, hizmet oraya taşınıyor. Bursa'da Şehir Hastanesi projesi böyle değil sanırım.


Yaptığımız hastanelerin tamamı eskilerin yenilenmesi şeklinde olacak. Mesela Çekirge'de Çekirge Devlet Hastanesi ve Zübeyde Hanım Doğumevi, ekonomik ömrünü tamamladığı için, Merkez Komutanlığı'nın eski yerine yeni hastaneler yapıyoruz. Yani yaptığımız hastaneler eski hastanelerin yerine yapılmış oluyor, eski hastanelerimizi yenilemiş oluyoruz. Yenilerken kapasitesini de artırıyoruz. Niteliğini arttırıyoruz. Şehir Hastaneleri ise bunların dışında, üçüncü basamak sağlık hizmeti verecek. Bizim merkezde ve ilçelerde yaptığımız hastaneler ikinci basamak sağlık hizmeti verecek. Şehir Hastanesi, Bursa'da üçüncü basamak, yani bir üst hastane modeli. Daha çok bölgenin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik. Bölgede ikinci basamakta yapılamayan iş ve işlemlerin yapılabildiği üçüncü basamak, daha ileri merkezler olarak inşa ediliyor. Dolayısıyla da birbirinin alternatifi değil. Sözgelimi Şehir Hastanesi hizmet vermeye başladıktan sonra, bünyesinde daha ileri seviyede kardiyovasküler cerrahi merkezleri, onkoloji hastanesi, adli psikiyatri, fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezleri yer alacak. Diğer hastanelerin daha ileri şartlarda üst merkezi olacak. Bölgeden sevk edilen hastaların tedavi yeri olacak. Bursa, Balıkesir, Çanakkale'deki hastanelerde yapılamayan, daha ileri teknik gerektiren tedavi merkezi olarak hizmet verecek. İlimizde bu kapsamda sadece Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi vardı, ama yetmiyor. Yeni hastane ondan daha kapsamlı, daha geniş ve daha modern, daha çağdaş olacak.

Bursa'daki kamu hastaneleri projesinin mali boyutu hakkında bilgi verir misiniz?

Toplam 2,5 milyar liralık bir yatırım bu. Bursa son 5 yılda, tarihinde görülmemiş sağlık yatırımlarını aldı. Hemen hemen bütün hastanelerimiz yenileniyor. İlave olarak bir de Şehir Hastanesi yapıyoruz, koruyucu sağlık hizmetleri için Sağlıklı Yaşam Merkezleri yapıyoruz, Türkiye'nin en büyük laboratuvarını kuruyoruz; hem su analizleri, mikrobiyolojik ve biyokimyasal tetkikler yapılabilecek, aynı zamanda da tübereküloz laboratuvarı yapacağız ve bu da yine 5 milyon nüfusa hitap eden bölgenin en önemli laboratuvarlarından birisi olacak.

Hastane inşaatlarında yabancı kredi kullanıyor musunuz?

Sadece Şehir Hastanesi, kamu özel ortaklığı ile yapıldığı için yabancı kredi ile yapılıyor. Diğerlerinin tamamı Bakanlığımızın bütçesinden, yani merkezi idare kaynakları ile yapılıyor.

Sağlıkta organizasyon şeması hayli değişti. Son durumda şema nedir?


Eskiden illerde sadece İl Sağlık Müdürlüğü vardı. Şimdi ilave olarak Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği kuruldu. Halk Sağlığı Müdürlüğü, koruyucu sağlık hizmetlerini veriyor. Kamu Hastaneleri Birliği hastaneleri yönetiyor. İşletmesini onlar yapıyor. İl Sağlık Müdürlüğü de ilin planlamasını, koordinasyonunu, yatırım ve denetimlerini stratejik eylem planlarını yapıyor. Bakanlığı ilde temsil ediyor.

Bursa'daki özel hastane yatırımları hakkında bilgi verir misiniz?

Bursa kamuda olduğu gibi özel sektör yatırımlarında da cazip bir il. Şu anda İlimizde irili ufaklı 18 özel hastane var. Bunları birçoğu da A Grubu hastaneler. Türkiye çapında yaygınlaşmış hastanelerden bahsediyoruz. Birkaç hastane daha geliyor. Bursa bu anlamda gerçekten çok cazip bir merkez haline geldi. İstanbul-İzmir otobanının gündeme gelmesi, deniz, hava ve kara ulaşımı, şimdi hızlı trenin de gelecek olması ile zaten 5 milyonluk hinterlandı olan Bursa, şimdi bu ulaşım imkânları ile daha da cazip hale geliyor. Özel sektörde ciddi yatırım potansiyeli oluştu. Biz kamu özel ayrım yapmıyoruz. Ben onların da İl Müdürüyüm. Yeter ki yatırım yapılsın, hepsini teşvik ediyoruz. Sonuçta bunlar bizim zenginliğimiz ve Bursa'yı hep birlikte marka haline dönüştüreceğiz.

Bursa'ya yeni olarak hangi hastaneler geliyor acaba?


Bildiğim kadarıyla Medikana ve Ceylan Hospital geliyor. Biz kamu ve özel olarak sağlık hizmetini daha nitelikli hale getiriyoruz. Özel sektör ve hastanelerle de birlikte çalışıyoruz.  

1 yorum:

  1. Biz Iowa City, Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunan Iowa Lutheran Hastanesi temsilcisiyiz, bir kez daha hastalarımız için böbrek almak için buradayız ve onlar kurtarmak için bir böbrek bağışlamak isteyen herkese iyi bir miktar para ödemeyi kabul etmişlerdir. Bir bağışçı olmak ister veya bir Hayatı kurtarmak istiyorsanız, aşağıdaki e-postada bize yazabilirsiniz.

    Bu, sizin için tamamıyla zengin olmanız için bir fırsattır. Bizimle% 100 güvenli işlem garantisi veriyoruz ve garanti ediyoruz, her şey yasalara uyan böbrek donörlerine göre yapılacaktır.
    Artık daha fazla zaman kaybetmeyin, lütfen bize iowalutheranhospital@gmail.com adresinden yazın.
    Ayrıca whatsapp +1 929 281 1248 numaralı telefondan bizi arayabilir veya bizimle iletişime geçebilirsiniz.

    Iowa Lutheran Hastanesi.

    YanıtlaSil