Sevgili okurlar, Yeni Bursa gazetesi ekonomide birçok şeyin, daha önce alışık olmadığımız şekilde değiştiği, ezberlerin bozulduğu, analiz ve kestirimlerle, varsayım ve kehanetlerin harman edildiği bir dönemde doğdu.Bir yandan ihracatçılar doların ucuzluğundan yakınıyor, diğer yandan kurun 1 milyon 100 bin liraya kadar ineceği senaryoları konuşuluyor.Bütün hükümetlerin nerdeyse "milli düşman" ilan ettiği enflasyon yüzde 20’lere doğru inip gidiyor; ama ortalarda sevinip göbek atan göremiyoruz! Dış borcumuz 140 milyar dolarlara tırmanırken ve vergiler borç faizlerine bile yetmezken, bulduğumuz her yeni kredi, her yeni borç için bayram edebiliyoruz! Ve tam tek parti iktidarı, istikrar.. diye umutlanırken, yine erken seçim tamtamları çalmaya başladı. Biz ekonomi gazetecileri, genel olarak ekonomiyi toplumsal olayları anlama ve açıklamada bir tür anahtar olarak görürüz. Sağlık, eğitim, spor; hatta politika ve sanattaki gelişmelerin arkasında ekonomik, maddi nedenler ararız. Eğer bir olayın ekonomik yönünü anlayamamışsak, o olayı hiç kavrayamadığımızı düşünürüz. Örneğin bir olayın siyasi bir açıklaması varsa, bu bizi tatmin etmez. Bilinç dışı bir şekilde, elimizde olmadan, ekonomiyi aslî, siyaseti ve başka şeyleri tâli görmek eğilimdeyizdir. Ekonominin politikayı da belirlediğini, her şeye yön verdiğini düşünürüz. O yüzden "Yazan Gazete" sloganı atarken ekonomi cephesinde Bursa’da yaşananları, gelişmelerle, verilerle yansıtmaya çalışacağız. Otomotivde, tekstilde, makine ve gıda sektöründen yaşananlar… Sanayicinin, esnafın, işçinin, çiftçinin yaşadıklarını, "Yenibursa" düşü için gündeme getireceğiz. Bunu da siz duyarlı okurların desteği ile yapacağız. Gelin ekonomimize birlikte kafa yoralım. Yaşamı anlamak için… Bazen sadece duyarlı olmak, iktisatçı olmaktan daha "iktisatlı" sonuç verebilir. Belki de bizim "alaylı" iktisatçı sanayici ve esnafla, "mektepli" Doç., Prof. akademisyenlerin, doğal süreci beklemeden evrilerek yeni kurumlar, platformlar yaratması gerekiyor. Eğitim ile üretimi sonsuza kadar böyle apayrı tutamayız. Hep krizlerle boğuşuyoruz. Bursalı "nerde bu iktisatçılar" dediğinde birilerinin ortaya çıkması gerekmez mi? Bakınız, dünyada iktisatçılara yönelik küresel ve bölgesel çapta ve hatta felsefi zeminde kurulmuş pek çok örgüt var. Dünya İktisatçılar Birliği, Uluslararası İktisatçılar Birliği, Güney Avrupa Kuramsal İktisatçılar Birliği, Avrupa Evrimsel Politik İktisatçılar Birliği, Heterodoks İktisatçılar Birliği, Silahsızlanma İçin İktisatçılar Birliği, vb... 8 Milyonluk komşumuz Azerbaycan’da, Peru’da bile iktisatçılar bir araya gelmişken, Türkiye’de olmaması ilginç değil mi? Bizde sadece 1960’larda Türkiye İktisatçılar Derneği ile 1970’lerde Tüm İktisatçılar Birliği kurulmuş, hepsi o kadar. Bursa’da bir alaylı-mektepli iktisatçı duyarlılığı ve dayanışmasına ne dersiniz? Kentimizdeki gidişatı anlarsak, Türkiye’yi anlayabiliriz... Varsayım ve inanışların yerine aklı, rakamları, bilimi koyarak... Daha güzel bir Bursa ve Türkiye düşüne bir damla katkıda bulunma şansımızı kullanabiliriz. Yenibursa bütün Bursalılar için bir düş olmalı. Her şey düş kurmakla başlamaz mı? Mutlu bir hafta dileğiyle. Yeni Bursa Gazetesi, 5 Ekim 2003 |
3 Nisan 2011 Pazar
Merhaba
Etiketler:
Ekonomi,
Gazeteci,
Gazetecilik,
Haber,
Köşe Yazısı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder