3 Nisan 2011 Pazar

Yeni kabus: İstihdamsız büyüme

ön

Ekonomi literatürüne yeni bir terim girdi: “İstihdamsız Büyüme”...

Dünya ekonomi çevrelerinde ve basında giderek daha sık karşılaştığımız bu olguyu, Bursa’da ilk kez BTSO Başkanı Celal Sönmez dile getirmişti.


Gerçekten hiç alışık olmadığımız, bütün hesapları altüst eden büyük bir kabus yaklaşıyor.
Bakınız, ABD ekonomisi, dış ticaretteki yaklaşık 65 milyar dolarlık açığa rağmen son yıllarda iyi bir performans gösterdi ve 11 Eylül öncesine geri dönüyor. Amerikalılar, düşük değerli doların da desteği ile ticaret dengesini düzeltmeye çalışıyor.
Göstergeler olumlu.
Ama diğer yandan Bush’un seçilmesinden sonra tam 3 milyon insan işini kaybetmiş.
Bir başka ve çarpıcı örnek Hindistan. Hindistan son yıllarda ciddi yabancı sermaye çekiyor ve son 5 yılda, her yıl yüzde 5,6’nin üzerinde kalkınma gerçekleştirmiş. Oran yüzde 8’e bile çıkmış. Ama gelin görün ki, 1997’den bu yana ülkedeki toplam işgücünün yüzde 15’ini oluşturan tam 4,5 milyon insan işini kaybetmiş.
Almanya’dan bile işsizlik artışı haberleri geliyor.
Türkiye’de işsizlik oranı yüzde 10,3 olarak açıklandı. Oran batı ile karşılaştırılamayacak kadar yüksek görünüyor. Ama bu bile hesaplama biçimlerinden kaynaklanan sorunlar nedeniyle gerçekçi değil. Yani işsizlik bunun çok üzerinde.
Çevrenize şöyle bir baktığınızda bunu hemen görebilirsiniz.
DİE işsizliği yüzde 10,2 diyor ama, bakın istihdam rakamlarına…
İstihdam edilenlerin, yani bir şekilde çalışıyor görünenlerin sayısı 2002’de 21 milyon 658 iken, 2003’te 20 milyon 811’e düşmüş. Demek ki son bir yılda Türkiye’de 804 bin kişi bir şekilde işini kaybetmiş!
Bursa’da son 6 ayda 28 bin kişinin işini kaybettiği söyleniyor.
Üretim yüzde 6,5 de olsa artıyor, ihracat artıyor, ama insanlar işlerini kaybediyorlar!
Böyle bir kalkınma neye yarar?
İşin ilginci, yerel seçim öncesinde adaylar sadece gerçekleşip gerçekleşmeyeceği de belli olmayan, projelerden söz ediyorlar.
Peki metro bileti alamayacak, değil normal konut; baraka bile yapamayacak insanların çoğalması BursaRay’ı uzatma, çarpık kentleşmeyi ortadan kaldırmayı vadeden adayları hiç ilgilendirmeyecek mi?
Doğrusu ben de bu yeni tehlikenin sonunu merak ediyorum.


“Sağlık Seferberliği”ne sendikadan eleştiri


Geçen hafta bu köşede, Ak Parti İl Başkan Yardımcılarından Muhammet Gümüşsoy’un ağzından, partinin “sağlık seferberliği”ni yazmıştık.
Türk Sağlık Sen Bursa Şube Başkanı Erol Erol Sönmez’den eleştiri geldi.

Sönmez’in, yapılanlara bir itirazı yok, “bunlar yanlıştır” demiyor.İyi güzel de” diye söze başlayan Sönmez’in anlattıları özetle şöyle:SSK’lıların Devlet Hastanesi’nden de yararlanabilmeleri olumlu olmakla birlikte bunun için altyapı yeterli değil. Devlet Hastanesi, Onkoloji Hastanesi ve Doğumevi’nde yataklar doldu. Poliklinikler altüst oldu. Hazırlık yapılmadı, yatak sayısı artırılmadı Aşırı bir yığılma var. Devlet Hastanesi’ne daha çok memurlar giderdi. Şimdi perişan oldular. Devlet Hastaneleri de döndü SSK Hastanelerine.. Yüksek İhtisas Hastanesi’nde izdiham var.”
Sönmez, Gümüşsoy’un “İdarecileri boş oturtmayacakları” sözüne de tepkili. “Biz emirleri siyasilerden almıyoruz. İdarecilerin oturacakları zamanları mı varmış. Hepsi ayakta, çalışıyor. Hemşireler eve gidip hal hatır soracak halimiz kalmıyor, diyorlar” diyor.


Sönmez’in iktidar partisine en büyük eleştirisi ise çalışanların özlük hakları ile ilgili.
Sönmez şöyle diyor: “Çalışanlar yüzde 30 reel gelir kaybına uğradı. 20 bin kişinin çalışması gereken yerde sadece 5 bin 500 kişi çalışıyor. Temizlik firması adı altında her yerde taşeronlar var. Bu şirketler gayri resmi olarak, yasak olmasına rağmen sağlık elemanı da çalıştırabiliyorlar. Her dönemde yöneticilerde atama olurdu, bunlar daha fazla yaptı. İl dışına sürgün bile yaşadık.”
Hastalara “müşteri” yaklaşımına tepki ise şöyle: “Sağlık ocaklarına, bakkal dükkanı gibi yazar kasa bıraktılar. Çalışanları 3-5 kuruş vererek, döner sermaye gelirlerini paylaşıyormuş gibi kandırdıklarını sanıyorlar”. 
Ne diyelim, demek ki sağlıkta iktidar partisinin daha yapması gereken çok iş var.


 Yeni Bursa Gazetesi, 14 Mart 2004

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder